Ego, zihnimizin derinliklerinde yaşıyor. Korku, yargılama, beklentiler, kıskançlık, nefret, kontrol, bencillik, açgözlülük, şüphe, ayrılık, kızgınlık ve daha birçok olumsuz düşünce ve duyguyla besleniyor. İnsan dürtülerini, toplumsal düzene uydurarak kabul edilebilir hale getirmeye çalışıyor. Bizi sürekli geçmişten gelen bilgileriyle yönlendiriyor. Başkalarından saygı görmediğimizde sinirleniyoruz. Ruhumuzun besin kaynağı kesilince korkuyoruz. Ve korkunun tepkisi (egonun kaybı telafi girişimi) öfke olarak karşımıza çıkıyor. Öfke güçlü hissettirdiğinden kontrolün bizde olduğu yanılsamasına neden oluyor; aslında tam tersine öfke, kontrolü kaybetmemize neden oluyor.