tr
Arthur Schopenhauer

Yaşam bilgeliği Üzerine Aforizmalar

Повідомити про появу
Щоб читати цю книжку, завантажте файл EPUB або FB2 на Букмейт. Як завантажити книжку?
  • Sabahat Süleymaniцитує8 років тому
    Kolay şey değildir mutluluk,
    kendimizde bulmak çok zor,
    başka yerde bulmak imkânsızdır
  • ramazan sıvacıoğluцитує5 років тому
    Duyarlılığın anormal bir biçimde ağır basması, ruh halinin eşitsizliğine, periyodik olarak, bir aşırı neşeliliğe, bir melankolinin ağır basmasına yol açar. Dehanın koşulu da sinirsel gücün, yani duyarlılığın aşırılığı olduğu içindir ki, Aristoteles tüm seçkin ve üstün insanların melankolik olduklarına çok doğru bir biçimde dikkat çekmiştir: "Felsefede, politikada, edebiyatta, ya da sanatlarda olağanüstü olan tüm insanlar, melankoliktirler" (Probl., 30, I). Hiç kuşkusuz Cicero'nun sık sık alıntılanan, "Aristoteles, tüm dâhi insanların melankolik olduklarını söylüyor" (Tusc., I, 33) sözünde göz önünde bulundurduğu, bu cümledir. Burada dikkate alınan, doğuştan gelen, büyük temel ruh hali farklılığını Shakespeare çok hoş bir biçimde betimlemiştir:

    Doğa, kendi zamanında, tuhaf adamlar yarattı:

    Kimileri sürekli gözlerinin önüne bakan

    Ve gayda çalan birine papağanlar gibi gülen;

    Ve kimileri ekşi suratlı,

    Gülümseyip de göstermezler ki dişlerini,

    Şakanın gülmeye değer olduğuna

    Yemin bile etse bilge kişi.
  • ramazan sıvacıoğluцитує5 років тому
    Mutluluğumuz ve zevkimiz açısından, öznel olanın nesnel olandan kıyaslanamayacak ölçüde daha özsel olduğu, açlığın bütün yemekleri güzel göstermesinden ve ihtiyarları da gençleri de aynı ölçüde etkilemesinden dâhilerin ve azizlerin yaşamına dek, her yerde kanıtlanır
  • ramazan sıvacıoğluцитує5 років тому
    Elbette genel olarak tüm zamanların bilgeleri hep aynı şeyi söylemişlerdir ve tüm zamanların budalaları, yani ezici çoğunluğu da, tam tersini yapmışlardır: Ve bu durum bundan sonra da sürecektir. Bu yüzden Voltaire diyor ki: "Bu dünyayı, tıpkı dünyaya geldiğimizde onu bulduğumuz gibi, aptal ve kötü bir biçimde terk edeceğiz."
  • ramazan sıvacıoğluцитує6 років тому
    Böyle bir genç, dışsal olarak zengindi, ama içsel olarak yoksul bir biçimde dünyaya gelmişti ve dıştan gelen her şeyi almak isteyerek boş yere, içsel yoksulluğu dışsal zenginlikle ikame etmek istiyordu – tıpkı, genç kızların buğusuyla kuvvet kazanmaya çalışan yaşlı adamlar gibi. Sonunda içsel yoksulluk bir de dışsal yoksulluğa yol açmıştı.
  • ramazan sıvacıoğluцитує6 років тому
    Ama asıl zenginlik yani büyük bolluk, bizim mutluluğumuza çok az katkıda bulunabilir; bu yüzden birçok zengin, asıl zihinsel donanıma, onları zihinsel uğraşa yetkin kılabilecek bilgilere ve dolayısıyla herhangi bir nesnel ilgiye sahip olmadıkları için kendilerini mutsuz hissederler
  • ramazan sıvacıoğluцитує6 років тому
    zihinsel güçleri çok ağır basan ve bu güçleri gerektirmeyen çok kötü bir işi ya da fiziksel gücünün yetmediği bedensel bir işi yapmak uğruna, zihinsel güçlerini geliştiremeden, kullanamadan olduğu gibi bırakmak zorunda kalan biri daha da mutsuz olacaktır
  • ramazan sıvacıoğluцитує6 років тому
    Bedensel ve zihinsel üstünlükler yavaş yavaş zamana yenilirler, ancak ahlaki karaktere zaman bile dokunamaz
  • ramazan sıvacıoğluцитує6 років тому
    Sokrates, satılmak için sergilenen lüks mallara bakarak, "Gereksinmediğim ne çok şey var" demişti.
  • ramazan sıvacıoğluцитує6 років тому
    İyi, ılımlı, yumuşak bir karakter kısıtlı koşullarda hoşnut olabilir; öte yandan, hırslı, kıskanç ve kötü biri tüm zenginliğe karşın hoşnut değildir. Ama ancak, sürekli sıradışı, zihinsel açıdan olağanüstü bir bireyselliğin tadına varan bir kimse için, genel olarak ulaşılmaya çalışılan hazlar bütünüyle gereksizdirler, hatta sadece rahatsızlık verici ve usandırıcıdırlar.
fb2epub
Перетягніть файли сюди, не більш ніж 5 за один раз